29 Haziran 2012 Cuma

Office 365 Türkçe Olarak Piyasada


Microsoft, Office deneyimini buluta taşıyan yeni nesil iletişim ve birlikte çalışma çözümü Office 365’i Türkiye’de Türkçe olarak hizmete sunuyor. 

Microsoft’un geçen yıl Kasım ayında deneme sürümünü yayınladığı yeni nesil bulut çözümü Office 365, 27 Haziran’dan itibaren Türkiye’de Türkçe olarak tüketicilere sunuluyor. Profesyonellerden kurumsal firmalara kadar her ölçekte kuruma yönelik yeni nesil bulut verimlilik hizmeti sağlayan Microsoft Office 365, profesyonellere ve kurumlara, zamandan ve paradan tasarruf ederek değerli kaynaklarını daha etkin kullanabilme imkânı tanıyor. Bugünden itibaren aylık 7.20 TL’den başlayan paket fiyatlarla kurumlar ve profesyoneller Office 365 hizmetlerini kullanmaya başlarken, öğrenciler ve eğitimciler ise Office 365’in sunduğu bulut tabanlı iletişim ve birlikte çalışma araçlarından ücretsiz yararlanabilecek. 

Microsoft Office, Microsoft SharePoint Online, Microsoft Exchange Online ve Microsoft Lync Online ürünlerini bir arada sunan Office 365, çalışanlar için PC, tablet ve mobil telefonlarından kolaylıkla birlikte çalışmalarını mümkün kılan yeni yöntemler, kurumlar için ise bulut üzerinde ihtiyaç duydukları güvenlik ve bilişim teknolojileri denetimlerini sağlıyor. Office 365 ile buluta geçmek için kurum veya çalışanların çalışma yöntemlerini değiştirmelerine gerek kalmıyor, çünkü hizmet Microsoft Word, Excel, PowerPoint, OneNote, Access gibi herkes tarafından bilinen ve güvenilen verimlilik araçlarını temel alıyor. 

Office 365’i deneme sürümü yayınlandığından bu yana Türkiye’de bugüne kadar 5 binden fazla kurumun hizmeti denediğine dikkat çeken Microsoft Türkiye Office Pazarlama Grup Müdürü Onur Görür, “Bugün bilgi çağından, bilgiyi kullanarak birlikte çalışma çağına geçiyoruz. Office 365, kurumsal çapta birlikte çalışma olanağını herkes için sağlayarak bu dönüşümü hızlandıracak. Office 365’in hem KOBİ’ler hem de tüm kurumlar için oldukça verimli ve kârlı bir seçim olduğuna inanıyoruz. Türkiye’de bugüne kadar 5 binin üzerinde müşterimizde 75 binden fazla kullanıcı Office 365’i denedi. Microsoft Türkiye olarak KOBİ’lere işlerini geliştirerek büyümelerine destek olacak Office 365’i Türkiye’de Türkçe olarak sağlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz. KOBİ’ler ve diğer tüm şirketler Office 365 çözümlerini bugünden itibaren direkt Microsoft’tan ya da Microsoft iş ortaklarından satın alabilecekler. Onur Görür Nisan ayında Microsoft Türkiye ve Vodafone Türkiye CEO’larının birlikte duyurdukları uluslararası işbirliğine değinerek, “KOBİ’lerimiz Microsoft Office 365 çözümlerine Temmuz ayından itibaren Vodafone Türkiye ortaklığıyla; Vodafone Kırmızı Bulut çatısı altında da ulaşabilecekler ” dedi. 


Bundan yaklaşık 4 ay önce mevcut e-posta sistemlerini terk ederek Microsoft Office 365’e geçtiklerini belirten Honda Türkiye Planlama Departmanı Müdür Yardımcısı Mete Karabıçak, “Eski e-posta sistemimizin yol açtığı 3-4 günlük kesintiler işimizi sekteye uğratırken Office 365’i kullandığımız süre boyunca hiçbir kesinti yaşamadık. Planlama departmanı olarak e-posta sistemiyle uğraşmak yerine kendi işimize odaklanma fırsatı bulduk. Bizim için e-posta yönetimi sadece rutin kullanıcı hesabı açma ve kapama işlemine indirgendi; neredeyse e-posta sisteminin varlığını bile unuttuk” diye konuştu. 

Office 365 ile iletişim maliyetlerini üçte iki oranında azalttıklarını kaydeden Çelikel Alüminyum Bilgi İşlem Yöneticisi Özlem Eroğlu Uşun ise “E-posta sunucusu, yedekleme ve arşivleme sistemleri için gerekli donanım ve yazılım maliyetlerini ve bunların yönetimi için gerekli personel ihtiyacını ve bakım maliyetlerini Microsoft Office 365 için beş yılda ödeyeceğimiz rakamla karşılaştırdığımızda, Office 365’in çok daha avantajlı olduğunu gördük. Üstelik Office 365 ile kullandığımız çözümler sürekli güncel kalıyor” dedi. 

Microsoft’un sunduğu Office 365 hizmetleri sayesine KOBİ’ler Office Web Apps, Microsoft Exchange Online, Microsoft SharePoint Online, Microsoft Lync Online uygulamalarının yanı sıra web sitelerini yalnızca 15 dakika içinde, ayda kullanıcı başına 10.80 TL karşılığında çalışır hale getirebiliyor. Aynı zamanda Office 365 kurumlar için ilk kez, kullandığın kadar ödeme yöntemiyle ayda kullanıcı başına 21.60 TL karşılığında Microsoft Office Professional Plus masaüstü yazılımıyla geliyor. Kurumlar bugünden itibaren Türkçe olarak kullanıma sunulan Office 365’i www.office365.com adresinden 30 gün ücretsiz olarak deneyebiliyor ve yine bu web sitesinden satın alabiliyor.


Bugün 1 Saniye Fazla Yaşayacağız


Dünya saatini gösteren Uluslararası Atom Saati bugün bir saniye süreyle durdurulacak.

Dünyanın sallantılı hareketleri yüzünden doğan açığın kapatılabilmesi için, zamana bir saniye eklenmesi, yani 30 Haziran 2012 gününün son dakikasının, 61 saniye olması gerekiyor.

Böylece, saat ayarı, 1 Temmuz'dan itibaren yine dünyanın güneş ve kendi eksenindeki turuyla uyumlu hale gelecek.

Dünya, kendi çevresindeki dönüşünü 86 bin 400 saniyenin biraz üzerinde bir zamanda tamamlıyor.

Ama ekseni üzerinde yalpalıyor ve Güneş ile Ay'ın çekimlerinden, okyanuslardaki gelgitlerden etkileniyor.

Bütün bu etmenler dünyanın yörüngesinde dönüşünü bir saniyenin küçüçük bir oranında geciktiriyor.

Sonuç olarak Dünya saati, zamanı saniyenin birkaç milyarlarda biri kadar doğruluk oranıyla ölçebilen atom titreşimlerini esas alan Uluslararası Atom Saati'ne (TAI) uymaz oluyor.

86.401 saniyelik gün
Bundan önce zamana yapılan yapılan müdahaleler 2008, 2005 ve 1998 yıllarındaydı.

Paris gözlemevinden Noel Dimarcq, AFP'ye, "günümüzde zaman, astronomiye dayalı zamandan daha istikrarlı olan atom saatleriyle belirleniyor, tanımlanıyor ve ölçülüyor. Bu da bize, Dünya üzerindeki herşeyin tam zamanında olmasını sağlamamız olanağını veriyor." dedi.


Dünyadaki 7 milyar insanın büyük çoğunluğunun yarın gerçekleşecek bir saniyelik eklemenin farkında bile olmayacağını kaydeden Fransız Haber Ajansı, sadece bazı meraklıların "bir saniye daha fazla yaşanmış olacağını" vurgulayacaklarını belirtiyor.

Ama konu, bilim adamları açısından daha büyük önem taşıyor.

Zamana bir saniye eklendiğinde dünyadaki tüm bilgisayarların yeniden ayarlanması gerekiyor. Bunun pahalı bir işlem olduğuna ve hata yapılması tehlikesi taşıdığına dikkat çekiliyor.

Yüksek düzeyde hassasiyet gerektiren uydular ve diğer veri ağları gibi sistemler, bu ek saniyeyi hemen devreye sokmak zorunda. Aksi halde hesaplamalarda felaketler yaşanması olasılığı doğabiliyor.

İşte bu yüzden de uzaya roket gönderilmesi, hiçbir zaman artık saniyeli günlerde yapılmıyor.

Erkekleri Şımartan Sözler

Her erkeğin hoşuna giden sözler farklıdır tabi ama, eğer bizi şımartmak istiyorsanız aşağıdaki sözleri söyleyerek bu işe başlayabilirsiniz. Gerisini de siz, erkek arkadaşınızı zaten tanıyorsanız bulabilirsiniz. Onun nelerden hoşlandığına dikkat ederek her fırsatta tekrarlamaya çalışın. İnanın işe yarayacaktır…


1.Cok asil bir durusun var. Sen farklisin cok karizmatik gorunuyorsun.

2. Ne kadar cok gizli yetenegin var neden bunlari kullanmiyorsun?

3. Sen kardeslerinden ne kadar farklisin daha yakisikli ve daha güclü gorünüyorsun

4. Bu isin de altindan kalkacagina eminim. Mutlaka bir caresini bulursun.

5. Dun gece bir film izledim. Basrol oyuncusu ayni senin gibi gülüyordu cok etkilendim

6. Senin cok guclü genlerin oldugu belli. Her kadin senin gibi bir adamdan cocugu olsun ister.

7. Hayvanlara karsi bu kadar duyarli oldugunu bilmiyordum. Seni takdir ettim dogrusu.

8. Her türlü kiyafeti kendine yakistirmasini biliyorsun. Allah vergisi bir yetenegin var.

9. Sen servetini kendi bilek gücünle yapmissin baskalari gibi mirasyedi degilsin. Bence onlardan daha sayginsin


10. Her zaman gozlerin piril piril parliyor. Bu ozellik sadece son derece zeki erkeklerde olur.

11. Sanki gelecegi görür gibi son derece isabetli yorumlarda bulunuyorsun. Ne desen cikiyor

12. Kiskanclik kotu bir huy. Beni affet ama seni baskalarindan kıskanmaktan kendimi alikoyamiyorum.

13. Cok kasli bir vucudun var. Cocukken spor yaptigin belli. Ne tür sporlar yapiyorsun?

14. Sakaklarindaki aklar seni cok cekici yapiyor. Ne kadar yakismis sakin boyamaya kalkma.

15. Senin boyun Türk erkeklerinin ortalamasindan uzun. Basketbol mu oynadın?

16. Eger akademik kariyer yapmis olsaydin dünya capinda bilim adami olurdun. Cok analitik bir beynin var.

17. Ne kadar güzel sohbet ediyorsun. Siir gibi konusuyorsun. Seni dinlemekten zevk aliyorum.

18. Cesaretine hayranim sözünü sakinmiyorsun. Senin yaninda güvende hissediyorum

18. Gecmiste sana cok kadinin asik oldugu belli. Beni de kendine asik edip sonra birakmandan korkuyorum.

19. Bu genc yasta ne kadar basarili olmussun. Azmine, hayata asilmana gercekten hayranlik duydum.

20. Cocuklarla ne kadar güzel anlasiyorsun, onlarin seviyesine inmen ne güzel.

21. Ailenin sana ne kadar bagli oldugunu hissettim. Neredeyse sana tapacaklar. Seni neden bu kadar cok seviyorlar?

22. Ne kadar bilgili ve tecrübelisin. Tecrübelerini bana anlatanlardan ders almak istiyorum.

23. Gercekten roman gibi bir hayat yasamissin. Bunlari mutlaka yazmalisin.

24. Buralara gelmen kolay olmamis belli ki. Yüzünde yaptigin savaslarin kazandigin zaferlerin izleri var


“Bana Güvende Olduğumu Hissettiriyorsun” Her erkeğin içinde kadınını koruma güdüsü vardır, sizinkinde de var mutlaka. Günümüz kadınları her ne kadar korunmaya muhtaç olmasalar da, erkeklerin elinden bu zevki almayın.

“Bunu da Bildiğine inanamıyorum” Ne kadar akıllı olursanız olun, sevgiliniz size yeni bir şey öğretebilmek ister. Kendini akıllı ve bilgili hissetmesini sağlarsanız, ne kaybedersiniz?

“Sen Spor mu Yaptın?” Erkekler belki kadınlar kadar çok kendilerini aynada seyretmezler, ancak onlarda kaslarını seyretmeden yapamazlar. Formda olan bir erkek kendini dünyanın en yakışıklı erkeği zanneder, siz de bu görüşünü destekleyin.

Erkekleri Bıktıran Davranışlar


Kadınların farkında olmadan yaptıkları, doğru olduğunu düşündükleri bazı davranışlar zamanla erkeğin ondan uzaklaşmasına neden oluyor.

Sevgiliniz fazla konuşmayı sevmeyen ve sakin yapıda biriyse sürekli üzerine giderek “bir derdin mi var? Niçin konuşmuyorsun” gibi sözlerle onu bunaltmayın. Böyle davranmakla aslında iyilik yapılmadığını vurgulayan uzmanlar, erkeklerin, kadınlar kadar çok konuşmayı sevmediğine dikkat çekiyor.

Onu çok seviyor ve merak ediyor olabilirsiniz ama bu onu günde 10 kez aramanızı gerektirmez. Özellikle işyerinden saat başı sevgilinizi arayıp onu kontrol etmeniz onu sıkabilir.

Hesabı genelde erkekler öder ancak bırakın bunu içinden geldiği için yapsın. Eğer her zaman hesap ödeme görevini ona bırakıyorsanız, kendilerini kullanılmış gibi hissederler. Zaman zaman siz de hesap ödemeyi teklif edin.

Erkekler gözyaşlarından etkilenir ve hiçbir erkek bir kadını ağlatmak istemez. Ne var ki, her şeye ağlarsanız, sizinle doğru dürüst konuşamayacak ve söylemek istediklerini söyleyemeyecek.

Erkeklerin, içlerinden geldiği gibi davranmayı sevdiğine ve sürprizlerle dolu bir hayat istediğine dikkat çeken uzmanlar, şunları kaydediyor: “Siz cumartesi akşamlarının programını 3 hafta önceden yaparsanız, çok sevdikleri sürprizleri yaşayamazlar. Fazla üstlerine düşerseniz, hareketlerinin kısıtlandığını düşünürler. Uzun zamandır biriyle birlikte olan bir erkek bile özgürlüğünden kolay kolay vazgeçmez. Planlama huyundan vazgeçemiyorsanız, en azından havayı yumuşatın. Ona öneri yapın, emir vermeyin. Böylece kendine de söz hakkı verdiğinizi düşünür ve rahatsız olmaz.”


Sevgilisinden Yeni Ayrılmış Olan Bir Erkek Neler Yaşar ?

Sevgilisinden yeni ayrılan bir erkek neler yaşar, ne dönemlerden geçer bilir misiniz? Erkeklerin en zor dönemlerinden birisidir bu ancak belli etmemeye çalışırlar ve çoğu zaman başarılı da olurlar. Ancak hiç bir zaman kendilerini kandıramazlar. Acıları unutmaya çalışmak, üzüntülü geceleri silmek için çok çaba harcar erkek ve daha nicesi. Şimdi zor durumdaki bu erkeğin yaşadıklarını adım adım sıralayalım.

1. Sevgilisinden ayrılan bir erkek üzgündür ama bir kadın kadar dışa vuramaz ne yapması gerektiğini düşünür durur.

2. Olgun bir erkek eski sevgilisini unutmak için sohbet etmeye calısır ve başkasının ilişkilerini yorumlar oysaki kendi ilişkisinden alıntılar yapmaktadır.

3. Yemek düzeni bozulabilir bazen abur cubura vurabilir kendini.

4. Klasik gelicek ama tıraş bile olmiyabilir kendini bitkin görmek için çaba gösterebilir.

5. Eski resimlere bakıp ağlamaz ancak düşünür çok düşünür.

6. Sıradan yeni tanıdığı bir bayana eski sevgilisine kullandığı cümleleri kullanabilir.

7. Ayrılık bazı erkekleri çapkın hale getirebilir hayatta Tek o yok hissine kapılabilir.

8. Konuşmaya ihtiyacı vardır çok sık aramadığı Arkadaşlarını Çok Sık Arıyabilir.

9. Biri ona eski ilişkisini sorduğunda geçiştirerek cevap verebilir Bu hatırlamak istemediginen kaynaklanır.

10. Çok genç bir erkek sevgilisinden ayrıldığı zaman cahilce şeyler yapabilir bahane ederek kötü alışkanlıklar edinebilir.


Eski Sevgiliden Nasıl İntikam Alınır ?


Kadınlar ayrılık sürecinde neler yapar ve ya bu süreçte karşı taraftan nasıl intikam alır biliyor musunuz? Biz bir erkek sitesi olarak bu konuya el attık ve tüm erkekleri bilinçlendirmek adına bu yazıyı hazırladık. Yazımızın temelinde şu sorunun cevabı yatıyor: Kadınlar eski sevgiliden nasıl intikam alır? Kadınların bu sürçte neler yaptığını hep birlikte okuyalım.

Neler yaparlar?

Mükemmel görünmeye çalışırlar

Kendinizi kötü hissediyorsunuz ama bunun acısını paket paket cips yiyerek ya da bütün bir günü yatkta kıpırdamadan geçirerek kendinizden çıkarmayın. Sağlam bir özgüven eşliğinde sizde kalan eşyalarını geri vermek üzere eski sevgilinizin işyerine gidin. En tatlı intikam sevgilinizin neleri kaybettiğini görmesidir.

Unutmaya çalışırlar

Çok sevdiğiniz birini hayatınızdan tamamen çıkarmak zordur. Canınızın acıdığını biliyoruz, hangimizin acımadı ki? Ama sürekli onu düşünmek size zarar verecektir. Yeni kitaplar okuyun, filmler izleyin, arkadaşlarınızla, ailenizle vakit geçirin. Kısacası kendinizi iyi hissetmek için çabalayın. Ünlü yazar Borges’in bir zamanlar dediği gibi “Unutmak en iyi intikamdır.” Onu unutun ve geleceğe umutla bakın. Her şeyin daha güzel ve daha berrak olduğunu göreceksiniz.

Umursamazdan gelirler

Eski sevgilinizi umursamamak en güzel intikamdır. Umursamaz görünmeye çalışın. Bir ev partisinde karşılaştınız diyelim. Gecenizi onun dikkatini çekmeye çalışarak mahvetmeyin. Konuşmak zorunda kalırsanız sohbeti kısa tutun. Aşırı davranışlardan kaçının. Eski sevgilinizi kıskandırmak için atacağınız kahkahalar işe yaramayacağı gibi tuhaf görünmenize sebep olacaktır. Size eşlik eden biri yoksa ara sıra cep telefonunuza bakın, sanki biriyle mesajlaşıyormuşsunuz gibi gülümseyin. Aranızda hiçbir yaşanmamış gibi davranmanız, onun kendini değersiz hissetmesine sebep olacaktır. Amacımız da bu değil mi zaten?


En Hızlı Cep Çok Yavaş Çıktı


Akıllı telefon dünyasının en hızlısı olacağı iddia edilen telefonun başında kara bulutlar dolaşıyor.

Huawei'nin bu yıl yapılan MWC'de tanıttığı ve rakiplerinin dört çekirdekli akıllı telefonlarına bir cevap niteliğindeki telefonu, tüm teknoloji dünyasının dikkatini üzerine çekmişti. The Ascend Quad D olarak bilinen ve Huawei'nin kendi yonga setini destekleyen telefon, yapılan birçok testte Apple'ın A5X'inden ve de Nvidia'nın Tegra 3 yonga setinden çok daha güçlü olduğunu kanıtlamıştı.

Tüm rakiplerini geride bırakan gücüyle ilgi odağı olan yonga setinin başı bu aralar gerçekten dertte. Şirketin tüketici iş grubu başkanı tarafından yapılan son açıklamalara göre cihaz Ağustos ayında üretime girecek ki bu da daha önce hesaplanan çıkış tarihinin bir hayli ileri bir periyoda atılması anlamına geliyor. Öyle görünüyor ki Huawei an itibariyle rakiplerini geride bırakan güçteki K3V2 yonga set sistemiyle "teknik sorunlar" yaşıyor.

Ana yonga setini bir kenara bırakacak olursak; the Ascend D Quad, 4.5 inç'lik 720p çözünürlüğe ulaşabilen bir ekran ile karşımıza çıkacak. Cihaz, aynı zamanda 8 mega piksellik arka kameraya da sahip olacağı gibi, 1080p'lik video kaydına da imkan tanıyacak. Ebatları ve ağırlığıyla HTC'nin One X modelini andıracak olan the Ascend D Quad'ın kalınlığıysa sadece 8.9 milimetre olacak.


Erkeklerin İlişkide Yaptığı Hatalar

Daha mutlu ve uzun süren bir ilişki için iki tarafında bazı konularda net olması gerekiyor. Kadınların ilişkilerde yaptığı hataları ilerleyen yazılarımızda anlatacağız. Şimdi erkeklerin yaptığı 5 büyük hatadan bahsedeceğiz. Bu hataları yapmanız ilişkinizin uzun soluklu olmasını engelleyecektir. Okuyun ve kendinizi tekrar gözden geçirin.

İkili ilişkilerde erkeklerin en çok yaptığı hatalar neler?

1) Kolay Beğenen Biri Olmak

Kadınların iltifatı sevdikleri doğrudur. Evet, yeni siyah elbisesinin içinde hoş göründüğünün söylenmesine bayılır birçok kadın. Ama bu hoşlukları dile getirmeniz, onların şakalarına gülmeniz, iki taraf da komik olmadığını bilse bile, sürekli sen ne istersen onu yapalım demeniz ve hiç de samimi olmayan bir şekilde “seni düşüneceğim” ifadesini kullanmanız çok erken yapılmış girişimlerdir. Böyle davrandığınızda kadınlar sizin farklı bir amacınız olduğunu, gerçek bir beraberlik başlatmak niyetinde olmadığınızı düşünürler. Ve muhtemelen bu oyun sonlandığında elinizde şu iki şeyden biri kalır: Hoş bir erkek olarak nitelendirilmek veya kadınların flört etmek istemediği umutsuzca çırpınan biri olarak görülmek. Bunun yerine kadınların iltifat almak, övgü almak için çaba göstermesini sağlamalısınız. Çünkü onlar da birçok erkekte olduğu gibi aşkı bir mücadele olarak görüyorlar, gerçekten karşılarındaki erkeğin bu mücadeleyi kazandığını hissettiklerinde ondan iltifat etmek ve hoş davranmak konusunda ileri gitmesini beklemeye başlarlar.

2) Cinselliğe Çok Fazla Odaklanmak

Kadınlar sonunda onlarla birlikte olmak istediğinizinfarkındalar. Aslında ilk buluşmadan sonra birlikte olmak istememeniz bir kadın için çok aşağılayıcı olurdu. Bununla birlikte, aceleci davranırsanız veya kadının kendini suçlu hissetmesine çalışırsanız, onlar da sizin gerçek niyetinizisizi redderek anlamaya çalışır. Eğer geçekten ciddi bir ilişki yaşamak istediğiniz bir kadınla birlikteyseniz asla baskıcı davranmayın. O kendisini hazır hissettiğinde bunu sizin fark etmenizi sağlayacaktır ve muhtemelen bu düşündüğünüzden de daha erken olacaktır. Onunla bir kez beraber olduğunuzda zaten tüm soru işaretleri son bulacaktır. Ayrıca sarhoş geçirdiğiniz veya sabah erken kalkmanız  bir gece bir ilişkiyi başlatmak için iyi bir zaman değildir. Böyle davrandığınızda sevgiliniz kendisini değersiz hissedecek ve ilişkinizin uzun ömürlü olması imkansız hale gelecektir. O kendine uygun bir partner aramaya, siz de tek gecelik ilişkiler yaşamaya devam edeceksinizdir. Çünkü hiç bir kadın kendini değersiz hissetmek istemez.

3) Kısa Zamanda Sahiplenmek

Yeni kız arkadaşın aralarında erkeklerin de olduğu iş arkadaşlarından oluşan bir grupla dışarıda takılırken sen evde oturuyorsun. Geç kaldı ve birkaç saattir onunla hiçkonuşmadın, sen de onu elinde tutmak istiyorsun. Ama yapamıyorsun. Böylece saplantılı mesajlar atmaya veyaonu Facebook sayfasında taciz etmeye başlıyorsun. Ne yazık ki böyle yaptığında o senin sevimli olduğunu değilaksine ürpertici olduğunu düşünecek. Bu yüzden  onun sizinle iletişim kurmasını ve o gece yaşadıklarını sizeanlatmasını bekleyin, onu dinlerken de kibar ve anlayışlı davranın. Ona başka erkeklerin asılmış olma ihtimalinidüşünmek sizi içten içe kemiriyor olsa da onun kendine aitbir yaşamı olduğunu kabul etmiş şekilde hereket etmeniz gerekir. Bu tarz davranışı sürekli hale getirirseniz kız arkadaşınız da sizinle daha fazla vakit geçirmek ister hale gelecektir.


4) Ucuzcu Olmak

Modern kadınlar, kendi faturalarını veya akşam yemeği için gittikleri pahalı bir retaurantın parasını ödeyebileceklerine inanırlar ve hoşlandıkları erkeğin de beraberken ne sıklıkla elini cüzdanına attığına dikkat ederler. İlk başlarda kadınlar hiçbir faturayı paylaşmaya gönüllü değillerdir. Tabiki illa lüks bir yerde bir şişe şarap açmak zorunda değilsiniz, ama onu akşam yemeği için herhangi bir yere de davet edemezsiniz (bu konuda asla şikayet etmeyin). Bu hareketiniz ona ne kadar özenli davranan bir adam olduğunuzu, bir kadına nasıl davranmanız gerektiğini bildiğinizi gösterecektir. Çünkü kadınların biyolojik olarak kendilerini koruyabilen, ihtiyaçlarını karşılayabilen yapıdaki erkeklere ihtiyaçları vardır. İlişkinin sonraki dönemlerinde kadınlar o erkekle mutlu olacaklarını hissettiklerinde seve seve ellerini cüzdanlarına atarlar.

5) Harcamalarınız Hakkında Konuşmak

Kadınların beyni erkeklerden daha farklı işler. Kadınlar rekabet ederek gelişmez. Size meydan okumak gibi bir amaçları yoktur, hatta sizin onları olduklarından daha iyi bir noktaya getirebilecek olmanıza önem verirler. Aslındakadınlar ilişkileri ne kadar harika devam ederse etsin, ayrılık yaşanması durumunda erkeğin içindeki zehri kusup “sonunda kurtuldum” demesinden çok korkarlar. Bu yüzden giderlerinizi anlatırsanız kadınlar  kendilerini hayatınızda fazlalık olacaklarmış hissederler; ayrıca sürekli sızlanan erkeğin, son derece sıkıcı olduğunu düşünür kadınlar.

Elbette kadınların karşısında sadece kendiniz gibi davranmak isteyip bu anlatılanları yok sayabilirsiniz. Ancak tarih boyunca bir kadını elde etmenin, onun dikkatini çekmenin ne kadar zor ve önemli bir mesele halinde yaşandığına dikkat ederseniz, Bay Doğru olabilmek için çok daha fazla akıllıca davranmanız gerektiğini de anlarsınız. Hatalarınızı fark edin ve kabul edin, sonrasında her şeye yeniden başlayıp doğru ilişkiler için doğru adımları atmayı öğreneceksiniz.

Web'deki Oyunlar Yandex'te



Yandex, kullanıcılarına dünyanın önde gelen Türkçe ve İngilizce oyun portallarında yer alan en popüler flash oyunlarla birlikte, Yandex’in çözüm ortakları tarafından sağlanan mini oyunların toplandığı özel oyun kataloğunu play.yandex.com.tr adresinde hizmete açtı. 

     
Facebook’un sosyal oyunlarını da ayrı bir alt kategoride sunan bu özel sayfada kullanıcılar, ilgilendikleri oyunların web sayfalarına doğrudan bağlantılar aracılığıyla ulaşabiliyor ya da söz konusu oyunu kendi bilgisayarlarına indirebiliyor.

Oyunlarla ilgili aramaların oranı %9

Yandex.Türkiye Ülke Müdürü Alisher Hasanov, “İnternet’te en popüler konulardan biri olan oyunlarla ilgili sorgular, Yandex.Türkiye’de yapılan tüm aramaların yüzde 9’una yakın bir kısmını oluşturuyor. En popüler web oyunlarını bir sayfada toplayarak oyun severlere büyük bir kolaylık sağlamak istedik” diyor.

Her tür oyun var

Katalogdaki tüm flash ve mini oyunlar türlerine göre, “Mantık”, “Hedef Vurma”, “Yarış”, “Arcade”, “Dövüş”, “Simülatör” ve “Strateji” gibi gruplara ayrılıyor. Her biri kısa birer açıklama notu ve ekran görüntüsü içeren oyunların listesi, yeni bağlantılar eklenerek sürekli güncelleniyor. Kataloğa play.yandex.com.tr adresinin yanı sıra, Yandex’te yapılan ilgili aramalar (örneğin “araba yarışı oyna”) sonucunda gösterilen bağlantılarla da ulaşılabiliyor.


Kadınlar Sır Saklayabilir Mi ?

Bir kadına istediğiniz her konuda güvenebilirsiniz ama ondan asla bir sırrı saklamasını beklemeyin! Neden mi? Çünkü hiç bir kadın verilen sırrı saklayamaz, genel olarak mantık şudur kadınlarda; “Eylül benim en yakın arkadaşım, ona söylersem o kimseye söylemeyeceği için, kimse de bilmez ve ben de sırrımı saklamaya devam ederim”. Bu yüzden her kız en yakın arkadaşına tüm sırlarınızı anlatabilir, çok dikkatli olun.

Yapılan araştırmalar gösteriyor ki kadınlar sır saklama konusunda gerçekten de başarısız! Bir kadının saklayabildiği sırrın ömrü ise sadece ve sadece 47 saat!

Araştırmacılar, kadınların bir sırrı öğrenir öğrenmez onu anlatmak için nasıl da yanıp tutuştuğunu, yaptıkları anketle ortaya çıkardı.
İngiltere’de yapılan araştırmaya göre kadınlar, dedikodu konusunda oldukça iştahlı! Öyle ki duydukları sırrı en fazla 47 saat boyunca saklayabiliyorlar.

Yaşları 18 ile 65 arasında değişen tam 3 bin kadın üzerinde elde edilen sonuca göre bir sırrın ortalama ömrünün 47 saat 15 dakika olduğu belirlendi. Konu ne kadar kişisel ya da gizli olursa olsun kadınların hemcinslerine karşı ‘ketum’ olamadığı sonucuna varıldı.


28 Haziran 2012 Perşembe

Twitter Hesabınız Kontrolden Mi Çıktı?

Twitter hesabınız sizden habersiz birilerini mi takip etmeye başladı? Bu haberi mutlaka okuyun. 

Twitter hesabınız kontrolden mi çıktı? Takip ettiğiniz kişiler arasına, sizin bilginiz haricinde yeni profiller mi ekleniyor? Profil sayfanızda, sizin tarafından gönderilmiş 'reklam kokan' tweetlere mi rastlıyorsunuz? Durun hemen panik yapmayın. 

Bu haberimizde, özellikle Twitter'ın Türkçeleşmesinin ardından yaygınlaşan bu tür şikâyetlerin sebebi ve kurtuluş yolunu anlatacağız.

Öncelikle takip ettiğiniz kişilerden gene, 'Twit puanını merak ediyor musun?', 'Tıkla profilinin değerini öğren', 'seni kimler unfollow etti öğren', 'Sosyal değerini öğren' gibi linklere tıklarken dikkatli olun.

Bu tür bağlantılara tıkladığınızda yönlendirildiğiniz Twitter uygulamalar (API), 'giriş yap' butonunu tıkladığınızda neler yapıp neler yapamayacağını listeler.

Twitter tarafından listelenmesi zorunlu olan bu fonksiyonlar, bu API'lerin sizin hesabınıza ne kadar müdahale edebileceğini gösterir.

Örneğin aşağıdaki örnek API'yi tıklarsanız, kontrolü tam anlamı ile kaybettiğiniz anlamına gelir.

1- Bu uygulama, sizin bilginiz dışında yeni kişiler takip etmeye başlayabilir.

2- Profilinizi güncelleyebilir, bu biyografinize ve profil resminize kadar her şeye müdahale edebilir anlamını taşıyor.

3- Sizin adınıza tweet atabilir. Reklam

Buna benzer uygulamalara izin verdiğinizde, '1.000 takipçi 100 lira' ilanlarındaki mağdur ve masum takipçilerden biri siz olabilir ve Reklam tweetleri atan bir şirketin gönüllü reklam panosu olabilirsiniz.


Nasıl Kurtulacağız ?

Yanlışlıkla bir uygulamaya izin verdik baştan beri anlattığımız sorunlarla boğuşup duruyoruz. Bundan nasıl kurtulacağız.

Aslında bu son derece basit. Hemen ayarlar menüsüne girip 'UYGULAMALAR' sekmesini tıkayacağız. Burada, bu güne kadar profilinizde kullanmak için izin verdiğiniz tüm API'ler listeleniyor.

Size tavsiyemiz, burada listelenen ve işe yaramadığını düşündüğünüz tüm API'leri 'Erişimi kaldır' butonuna basarak devre dışı bırakmanız.


Hangi API'ler Kalmalı ?

Profilinize aynı zamanda ipad, iphone ve android gibi mobil cihazlardan bağlanıyorsanız bu bağlantıları sağlayan API'ler

Fotoğraf yüklemenize yardımcı olan twitpic gibi API'ler, vb.




Kıskançlığınızı Yenin


Kıskançlık ilişkileri çıkmazlara sokan ve hatta ilişkiyi bitiren en büyük nedenlerin başında yer alıyor. Kıskançlık insanoğlunun doğasında var. Kişinin kaybetme korkusunun körüklediği bu duygu katlanarak büyür. Bazen iki tarafı da yıpratıyor bazense birbirlerine verdikleri değeri anlamasına yardımcı oluyor kıskançlık. İlişkinizi yıpratmamak için kıskançlığın dozunu ayarlayabilmek gerekiyor tabii bu noktayı bulmak sizin ellerinizde.

Kıskançlık kadın ve erkekte farklı şekillerde ortaya çıkmakla birlikte sonuçta kaybetme korkusu baskın… Kıskançlık ayrıca tek bir duygudan oluşmuyor. İntikam, korku, endişe, öfke hatta bazen şiddet gibi duygular da kıskançlığa eşlik ediyor. Günlük hayattaki ufak tefek kıskançlıklar her iki taraf için de pek bir sorun oluşturmamakla birlikte üst üste geldiğinde ya da kısıtlayıcı bir hal aldığında profesyonel yardım almak en doğrusu…

Kıskançlık sürekli sevdiğiniz insanı düşünmek, onun hakkında bazı senaryolar üretmek, her an ‘acaba beni aldatıyor mu’ şeklinde kendi kendinizi yemek haline geldiyse, durum ciddi demektir.

Kıskançlık dozunda olduğu sürece, var olan ilişkinin korunmasını bile sağlayabilir. Kişi karşındakine emek vermeye, onun kendisini değerli hissetmesi için çaba göstermeye yönelir. Ancak rahatsız edici ve mantık dışı boyutlara ulaştığında, çok zarar verici olabilir. Kıskançlığın etkilerini hafifletmek için yapılabilecekler var. Kıskançlığın etkilerini azaltmak için sabır ve çaba gerekir.


Geçmişin etkileri

Çoğu zaman kıskançlığın altında geçmişte yaşanmış kötü tecrübeler, çocuklukta meydana gelen olaylar yatıyor olabilir. Hatta bazen siz bile farkına varmayabilirsiniz. Bu durumda bir uzman psikolog yardımı önem kazanır. Çocukluğunuzla ilgili bağlantı kuramıyorsanız o zaman şu noktaları gözden geçirmeniz faydalı olabilir: Kıskançlığınızın gerçekçi olup olmadığını gözden geçirin. Onu neden kıskandığınızı düşünün. Gerçekten ilişkinize yönelik bir tehdit söz konusu mu? Sizin tavırlarınız ilişkinizi kötüleşmesine neden mi? Kendi kendinize telkin edin. Kıskançlık belirtileri hissettiğinizde partnerinizin sizi sevdiğini, size bağlı olduğunu ve size saygı duyduğunu hatırlayın.

Google Play'e Yeni Özellik



Google Play'deki uygulamalara yapılan yorumlarının altında artık bunları da görürseniz şaşırmayın!


Google, Android Developer Console (Android Geliştirici Konsolu) içinde yaptığı değişiklikle geliştiricilere uygulamalar hakkında yapılan yorum ve değerlendirmelere cevap verme imkanı sağlıyor.

Şirketin geçen hafta bildirdiği bu özellik sayesinde geliştiriciler, Google Play'de yardım isteyen kullanıcılara destek verebilecek ya da istenen yeni özellikler eklendiğinde kullanıcıları haberdar edebilecekler. Geliştiriciler yorum sayfalarında cevap yazdıklarında kullanıcılar e-posta yoluyla haberdar edilecek.

Halihazırda geliştiriciler konsol üzerinden uygulamaları hakkında yorumlar, değerlendirme puanları gibi çeşitli verileri görebiliyor. Ancak şimdi yeni eklenen alan sayesinde bu yorumlara cevap yazmaları da mümkün hale geliyor.

Yeni özellik başta sadece "Top Developer" statüsüne sahip geliştiricilerin kullanımına sunulacak. Google'ın konsolda yaptığı bir başka yenilik de geliştiricilerin üç ana işini yansıtacak bir tasarım değişikliği. Google'a göre geliştiricilerin işleri üç ana bölüme ayrılıyor: Tasarım, geliştirme ve dağıtım. Yapılan değişiklik sayesinde geliştiriciler, ürünlerini daha kolay bir şekilde kullanıcıların beğenisine sunabilecek.


Sizden Bu İltifatları Bekliyorlar

Kadınları mutlu etmek için onlara iltifatlarda bulunabilirsiniz. Kendi özgün iltifatlarınız kadar etkili olmayabilir ancak biz yine de size örnek olması açısından onların en çok hoşlandığı iltifatları listeledik. Unutmayın eşiniz veya sevgiliniz hiç farketmez bunları hak ediyor olmalı..

Kadınların duymak istediği iltifatlar nelerdir?

Kadınları mutlu etme yolları nelerdir?

Kadınlar hangi sözlerden hoşlanır? 

Kadınların, özellikle de beğendikleri erkeklerden, duymak isteyecekleri komplimanlar hangileri?

Erkekler iltifata ihtiyaçları olmadıklarını söyleseler de övülmekten her zaman zevk almışlardır. Peki ya kadınlar? Özellikle beğendikleri erkeklerden duymak isteyecekleri komplimanlar neler? İşte ilk sırada olanlar:

1. Kalçaların olağanüstü.
2. Senin kadar zeki olmak isterdim.
3. Aman tanrım, ne kadar esneksin!
4. Anneme benden daha iyi davranıyorsun.
5. Büyük laflar etmene bayılıyorum.
6. Göğüslerin olağanüstü.
7. Tanıdığım en komik insansın ve herkesi tanıyorum.
8. Senden önce sevgililerim olduğunu unutturuyorsun.
9. Bana yakın olmana/sokulmana bayılıyorum.
10. Bacakların olağanüstü.
11. Bir daha asla video/pc oyunu oynamak istemeyeceğim sanırım.
12. Çok seksisin.
13. Beni neşelendirmene gerek yok çünkü sadece etrafında olmak mutlu olmama yetiyor.
14. Yatakta olağanüstüsün.
15. Kuantum fiziğinden anlamanı ve aynı zamanda güzel kokmanı seviyorum.
16. Yanında değilken, aklımı kaçıracak gibi oluyorum.
17. Annemden daha iyi yemek yapıyorsun.
18. Seninle evlenmek şimdiye kadar aldığım en iyi karardı.
19. Sen dünyanın en iyi annesisin/olacaksın.
20. Olağanüstüsün.


Çiftler Arasında Yaş Farkı Sorun Mu ?


Erkek ve kadın arasındaki yaş farkı bazı sorunları da beraberinde getirmektedir. Özellikle ileri yaşlarda bu sorunlar daha fazla kendini göstermektedir. Uzmanlar aradaki farkın 10 yaşı geçmemesini öneriyor. Gelecekte yaşacanak muhtemel sorunları düşünerek daha dikkatli kararlar almakta fayda var. Yine de aşkın gücünün önünde hiçbir şey duramaz diyorsanız yolunuzda devam edin, biz araştırma sonuçlarına göre bilgilendirme yapıyoruz.

Aşkın yaşı olmasa da evlenecek olan çiftlerin göz önünde bulundurması gereken bazı şeyler bulunuyor.

Elbette eşler arasındaki yaş farkının kadın ve erkek üzerindeki etkileri farklı…

Kadınlar genç erkek tarafından terk edilme korkusunu daha yoğun yaşadıkları için, böyle bir ilişkiden uzak duruyorlar. Erkekler ise bu endişeyi pek taşımıyor. Onların en büyük korkusu; cinsel yetersizlik. Yaşça küçük kadın tarafından artık çekici bulunmama endişesi birçok erkeği korkuya ve bunalıma sürükleyebiliyor. Evlilik, bu kaygıyı bitirmiyor.

Uzmanlar yaş farkının en fazla 10 olması gerektiği yönünde görüş bildiriyorlar.

Peki olumsuz yanları neler?

Aralarında 15-20 yaş fark olan çiftler, genelde ayrı kültürlerde yetişiyor. Yetiştirilme tarzları başka olduğundan, dolayısıyla hayat görüşleri de farklı oluyor. Birbirlerini çok etkilemese de, çocuk olduktan sonra ilişki çıkmaza girebiliyor. Çünkü her biri, çocuğu kendi kültürüne göre yetiştirmeye çalışırken, fikir ayrılıkları doğabiliyor.

Bir diğer önemli konu; yaş farkından dolayı ikisinin de düşünce tarzlarının genelde ayrı olması. Bu aslında çok normal. 70 yaşındaki bir erkek belki yavaş yavaş ölümü düşünmeye başlarken, 55 yaşındaki bir kadın, kendini henüz hayatının baharında hissedebiliyor. Olumsuz olan başka bir durum ise; yaşça büyük olanın bedensel aktivitesinin ağırlaşması. 50 yaşındaki bir kişi evinde huzurlu ve sakin dakikalar geçirmek isterken, henüz 35’inde olan, dışarıda eğlenme taraftarı olabilir. Bu da genç eşin zamanla mutluluğu evin dışında aramaya başlamasına yol açabilir.

Çiftlerin en çok dikkat etmeleri gereken konu ise beraberliğin anne – oğul veya baba – kız ilişkisine dönüşmemesi. Genç erkek bir noktadan sonra sorumluluk taşımak istemezken, kadın da eşine en ufak konuları bile danışma ihtiyacı hissedebiliyor. Uzmanlar bu konuda çiftlere, hayatlarını bir dengeye oturtmalarını ve birbirlerine daha anlayışlı yaklaşmalarını tavsiye ediyor.


27 Haziran 2012 Çarşamba

İnsan Ömrü Nasıl Geçiyor ?


İnsanoğlu yaşamı boyunca ne kadar yol yürüyor, ne kadar kelime konuşuyor, ne kadar uyuyor kaç yıl çalışıyor ? 70 yıl yaşadığı baz alınmış.

Bakın insanın ortalama hayatı nasıl geçiyor.

> 130 bin km yol yürüyor.

> 90 milyon kelime konuşuyor.

> 18 yıl ayakta duruyor.

> 2 yüzme havuzu dolduracak kadar tükürük salgılıyor.

> 25 bin beygir gücü enerji harcıyor.

> 300 ton ağırlık kaldırıyor.

> 105 gün suda kalıyor.

> 26 yıl uyuyor.

> Ortalama 2 yıl telefonla konuşurak geçiyor.

İnsanın maddi değerine gelince: 

> Bir insanda 7 kalıp sabun yapacak kadar yağ bulunuyor.

> Orta boy çivi yapacak kadar demire sahip.

> Bir kahve fincanını dolduracak kadar şeker bulunuyor.

> Küçük bir tavuk kümesini badanalayacak kadar kireç var.

> 2000 kibrit yapacak kadar fosfor bulunuyor.

> Ufak bir topun atımına yetecek barut için potasyum var.



Büyük Bir Şey Geliyor


Mozilla, bu hafta içinde "büyük" bir şey ile karşımıza çıkacak! Peki bu büyük şey neyle ilgili?

Mozilla, Firefox'un beta sürümünü bir süredir Android cihazları için sunuyor. Ancak şirketin Twitter'da paylaştığı bir mesaj, Mozilla'nın planlarının daha büyük olduğunu ortaya çıkardı: "Firefox for Android. BÜYÜK bir şey önümüzdeki hafta (bu hafta) geliyor."

Bir sonraki Twitter gönderisinde ise kullanıcıların bu büyük duyuruyu bekleyebilecekleri veya Firefox Beta uygulamasını Android cihazlarına kurabilecekleri söyleniyor. Bu hafta, Google'ın da Google I/O etkinliği kapsamında yeni teknolojilerini ortaya çıkarması bekleniyor. Dolayısıyla Mozilla'nın bu zamanlamasının tesadüf olmadığı düşünülüyor.

Tanıtım resminde ise "Hızlı. Akıllı. Güvenli." kelimeleri göze çarpıyor. Buradan Android'deki daha önceki Firefox'lara göre daha hızlı bir Firefox ile tanışabileceğimizi çıkarabiliriz.


2012 KPSS Sınavına Gireceklerin Dikkatine!


ÖSYM'den yapılan açıklamada KPSS 2012 Önlisans tercih süresinin sınav kılavuzunda yapılan bazı değişikliklerden ötürü 29 Haziran 2012 tarihine kadar uzatıldığı duyuruldu.

DUYURU

KPSS-2012/1 Tercih Kılavuzundan Yerleştirme İçin Tercih Yapan/Tercih Yapacak Olan Adayların Dikkatine:

18 Haziran 2012 tarihinde ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden yayımlanan KPSS-2012/1 Tercih Kılavuzunda, Devlet Personel Başkanlığınıntalebi üzerine "ORTAÖĞRETİM MEZUNLARI İÇİN ARANAN NİTELİKLER (KPSS-2012/1)" Tablosunda aşağıdaki değişiklikler yapılmıştır. Bu değişiklikler nedeniyle KPSS-2012/1 tercih süresi, 29 Haziran 2012 tarihi saat 23.59'da sona erecektir.

Kılavuz, yeni haliyle ÖSYM'nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden yayımlanmıştır. Tercih süresi içinde, tercihlerinde değişiklik yapmak isteyen adaylar tercihlerini değiştirebileceklerdir.

Adayların tercihlerini yaparken Kılavuzda yapılan düzenlemelere dikkat etmeleri gerekmektedir.

KPSS-2012/1 adaylarına önemle duyurulur.

ÖSYM BAŞKANLIĞI


Ytufok Fkare Fotoğraf Festivali


Düzenleyen: Yıldız Teknik Üniversitesi / Fotoğraf Kulübü
Yer: Yıldız Kampüsü
Başlangıç: 25.06.2012 11:00
Bitiş: 30.06.2012 23:00

Ytüfok'un ikincisini düzenlediği fotoğraf festivali "Fkare", 25-30 Haziran 2012 tarihleri arasında YTÜ Yıldız Kampüsü'nde düzenlenecektir. 

Profesyonel fotoğrafçıların yapacağı atölyeler ve düzenlenen yan etkinliklerle, genç amatörler ile fotoğrafçıların bir araya geleceği bir üretim haftası olacaktır. 

Bir "yeni ufuklar projesi" olarak da adlandırılabilen Fkare Fotoğraf Festivali, Türkiye'deki genç fotoğrafçıların gelişimine katkı sağlamayı hedeflemektedir. 

Ytüfok, üniversite fotoğraf kulüpleri arasında bir ilk olan Amatör Fotoğraf Günleri'ni 11 yıldır sürdürmektedir ve kulüplerin üretimlerini birbirleriyle paylaşmaları konusunda öncü olmuştur. 
Geçen sene de bu öncülüğünü koruyarak Türkiye'de bir ilk olan fotoğraf festivali 'Fkare'yi düzenlemiştir. Şimdi ise ikincisini düzenleyeceği Fkare Fotoğraf Festivali ile yeniden üretim sürecinin, yani en verimli öğrenim sürecinin paylaşımını sağlamaktadır.


Profesyonel fotoğrafçıların yürütücülüğünü üstlendiği atölyeler ile hem bir haftalık süreçte çeşitli ürünler ortaya çıkacak, hem de bu atölyeler katılımcıların bir sonraki projelerinde daha sağlam ürünler ortaya koymalarını sağlayacaktır. Beş günlük atölye sürecinin ardından gerçekleştirilecek sunumların haricinde, söyleşiler ve portfolyo değerlendirmeleri yapılacaktır.

Fkare'de atölye yürütecek isimler Aslı NARİN, Cengiz AKDUMAN, Dilan BOZYEL, Emrah ALTINOK, Gözde TÜRKKAN, Pınar DAĞ ve Yiğit GÜNEL iken tam gün sürecek bir söyleşide de Özcan YURDALAN yer alacak. Atölyelerin katılımcıları öncelikle üniversite fotoğraf kulüplerinden olmak üzere, açılan kontenjana ve atölye yürütücülerinin taleplerine göre belirlenecektir.
Ayrıca Fkare'nin yan etkinlikleri herkese açık olacaktır. 

Ön kayıtlar 10 Mayıs'ta başlayacaktır. 14 Mayıs tarihinde atölye içerikleri ve takvimi açıklandıktan sonra kayıtlar 30 Mayıs – 15 Haziran tarihleri arasında Fkare internet sitesinden gerçekleştirilecektir. Ana sponsoru ŞRD 3K Grup olan Fkare Fotoğraf Festivali'nde ulaşım ve konaklamayı üstlenen Yıldız Teknik Üniversitesi de büyük destekçilerdendir.

YTÜFOK | Fkare Fotoğraf Festivali Atölye Kayıtlarını: 28 Mayıs – 8 Haziran 2012
( bu adresten yapabilirsiniz..)


Kenan Doğulu İle 30 Gün


Düzenleyen: Samsung Electronics
Yer: istanbul
Başlangıç: 10.07.2012 00:00
Bitiş: 10.08.2012 00:00

Samsung Electronics, National Geographic Channel işbirliğiyle gerçekleştireceği “Kenan Doğulu ile 30 Gün” projesiyle, yeni bir kampanyaya imza atıyor.

10 Temmuz’da başlayacak proje ile Kenan Doğulu, 30 gün boyunca, her güne özel olarak çekeceği fotoğraflarını www.kenanla30gun.com adresi üzerinden oylamaya sunacak. Oylamaya katılanlar; National Geographic uzmanlarının rehberliğinde 9 gece 10 gün sürecek, 2 kişilik bir Peru tatili, fotoğrafları anında sosyal medyada paylaşma olanağı sunan Samsung WB150F fotoğraf makinesi, Kenan Doğulu’nun konserine bilet, imzalı albüm ve fotoğraf kazanma şansı elde ediyor.

Samsung ve Nat Geo’un bu proje ile sevilen şarkıcının hayranlarına sunduğu sürprizler arasında, Kenan Doğulu ile tanışma fırsatı da yer alıyor.


25 Haziran 2012 Pazartesi

Bayanlar Kendilerini Ele Veriyor


Kadınların demek demek istediğini anlamak için yapmanız gereken şey onların hareketlerini doğru anlamladırmak olacaktır. Karşınızdakinin hareketlerinden bazı sonuçlar çıkarabilirseniz bu sizin yararınıza olacaktır. Bu konuda önemli olduğunu düşündüğümüz bazı hareketleri ve bu hareketlerin anlamlarını erkekmekani.com olarak sizler için araştırdık. Şimdi o hareketlere geçelim.

Vücut dili
Konuşmak bir insanın kendini ifade etme yoludur. Fakat bazen söylenenlerden ziyade beden dili, akıldan geçenleri anlamada daha doğru sonuçlar verir. Dikkat edin oturmuş sohbet ederken dizleri size dönükse, konuşurken size doğru eğiliyorsa, gözlerinizin içine bakıyorsa ve her ufak fırsatta bile sizinle temas etmeye çalışıyorsa sizden etkileniyor demektir…

Kadınlar dinler ve soru sorarlar
Bir kadının karşısındaki erkekten hoşlandığı, sarf ettiği sözlerle de anlaşılabilir. Hoşlanan kadın genelde erkeğin anlattığı her söze ilgi duyar ya da ilgi duyarmış gibi görünür. Arada “gerçekten mi?”, “çok ilginç!” gibi karşısındaki erkeği anlatmaya devam etmesi konusunda kamçılayıcı sözler sarf ederek aslında mesaj verir. Ortamda başka kadınlar da varsa ve onlar bu anlatılanlarla ilgilenmezken aralarından biri “ee sonra?” diye ilgi duyduğunu belli ederse, bilin ki bir şeyler hissediyordur.Hoşlanan kadın, kendisi de bir şeyler anlatmaya başladığında, normalde olduğundan daha fazla güler. Genelde erkeğin daha önceki görüşmelerde anlattığı şeyleri unutmaz ve yeri geldiğinde bunlardan bahseder. Bu da o erkeği görüşmediği zamanlarda da aklından geçirdiği anlamına gelir. Kadınlar, hoşlandıkları erkeğe, onun hakkında daha fazla şey öğrenmek için soru sorarlar. Belki çocukluğuyla ilgili bir ayrıntı belki de ailesiyle, arkadaşlarıyla ilgili bilgiler…

Sürekli karşılaşmalar
Sizden hoşlandığını düşündüğünüz kişi sürekli bir şekilde karşınıza çıkıyorsa; siz kahve almaya gittiğinizde o da gidiyorsa veya öğle yemeğini aynı saate denk getirip ‘nedense’ sizinle aynı mekana gidiyorsa bu sizi daha fazla görmek ve yakınlaşmak istediği içindir.

Fiziksel temas
Kadınlar hoşlandıkları erkeğin karşısında gülümseyen bir yüz ifadesi takınmayı tercih ederler. Tercih ederler dediğimize bakmayın, bu ifade kendiliğinden yapışıp kalır zaten yüzlerinde. En bariz hoşlanma belirtisi de konuşma esnasında temas kurmalarıdır. Erkeğin omzuna, koluna dokunurlar. Ama bu dokunuşlar, dostça değil ürkekçedir. Kadınlar hoşlandıkları erkekle daha fazla vakit geçirmeyi sever ve isterler. Örneğin kalabalık bir arkadaş topluluğu uzun saatler boyu birlikte oturduktan sonra artık eve gitme zamanının geldiğini söylese de, hoşlanan kadın çeşitli bahaneler bularak biraz daha kalabileceğini ifade eder erkeğe. Bunun üzerine biraz daha zaman geçirdikten sonra kendisini evine bırakacağını söyleyen erkek kazançlı çıkar!


Beynimizin Beyni

Türkiye'nin idarî merkezi Ankara'dır. Fakat Ankara'nın her yeri aynı derecede önem arz etmez. Ankara'nın da merkezi başbakanlıktır. Benzer şekilde birçok sistemde bir merkez, bir de merkezin merkezi vardır.

Vücudumuzun işleyişinde en önemli merkez, bütün sinir sisteminin yoğun bir şekilde yerleştirildiği beyindir. Yukarıdaki örnekte olduğu gibi beynimizin de taban kısmına yerleştirilmiş olan hipotalamus, bir mânâda beynimizin beynidir.

Hipotalamus, beynin öteki bölgeleriyle ve bütün iç organlarla sinir bağları kuracak ve bütün bu bölgelerle sinir lifleri vasıtasıyla iletişimde olacak şekilde çok mühim bir konuma yerleştirilmiştir. Bu stratejik konumuyla hem beynimizin hem de vücudumuzun tıpkı bir orkestra gibi idare edilmesinde rol alan sebepler perdesinin başında gelir. Buradan salgılanan bazı hormonlar vasıtasıyla vücuttaki hemen hemen bütün iç salgı bezlerinin çalışmaları denetlenir. Bu hususiyeti ile hipotalamus, insan organizmasındaki haberleşme ve denetim sistemlerinin en mühim merkezidir.

Hipotalamus, iki taraflı çalışan bir sinyal dönüştürücü şeklinde yaratılmıştır. Kendisine gelen elektrik uyarılarını, kimyevî uyarılara çevirebileceği gibi, kimyevî sinyalleri de elektrik sinyallerine dönüştürebilen nadir beyin yapılarından biridir. Başka bir deyişle hipotalamusa, insan organizmasının sinir sistemiyle hormon sistemini birbirine bağlayan bir köprü vazifesi verilmiştir. Böylece yalnızca hormonal sistemin değil, sinir sisteminin de aynı ustalıkla idaresinde söz sahibi kılınmıştır. Tesadüfî mutasyonların ve akılsız atomların hücre seviyesinde bu kadar mükemmel bir organı kendi kendine geliştirmesi asla mümkün değildir.


Vücuda içten dıştan ulaştırılan her türlü sinyalin çok önemli bir kısmı değerlendirilmek üzere hipotalamusa gelir. Kendisine ulaşan bilgileri yorumlama, alınması gereken tedbirleri alma ve vücutta yapılması gereken değişiklikleri hesaplama, karar verme ve bu kararları ilgili vücut hücrelerine uygulattırma gibi çok kompleks süreçlere ait bilgileri bu küçük doku parçasının kendi ilmine ve kudretine verebilir miyiz? Bütün bu hikmetli ve aklımızın idrak etmekte zorlandığı vazifeleri hipotalamus saniyeler içerisinde aksatmadan yerine getirir.

Dört gram ağırlığında olan hipotalamus, 1.400 gramlık beynin binde üçünü, 70 kilogramlık vücut ağırlığının ise, sadece yüz binde altısını teşkil eder. Ancak minicik cirmine rağmen, göz sinirinin üzerine uzanan ön parçasıyla da kan basıncını, vücut sıcaklığını ve pek çok hormonun salgılanma hızını kontrol etmekle vazifelidir.

Hipotalamusa, beyindeki hipofiz bezini uyaran hormonların üretilmesi rolü verilmiştir; bunlar da ön hipofizde çeşitli hormonların yapımını ve kana salgılanmasını düzenlemede vazifelidir. Hipofizden salgılanan büyüme, cinsiyet, süt üretimi, metabolizma hızı vs. gibi her türlü hormonun sentezi, salınması veya durdurulması faaliyetlerinin sinyalleri hipotalamustan üretilir. Bütün bu faaliyetler, onun kısmen beyinden bağımsız bir organ olduğunu düşündürse de, aslında onlar karşılıklı bir diyalog ve münasebet içinde birbirlerine tesir ederler. Vazifelerinden bazıları şunlardır:

Vücut sıcaklığının ayarlanması: Ön hipotalamusta vücudu sıcaklık artışından, arka hipotalamusta ise sıcaklık düşmesinden koruyan birer merkez bulunmaktadır.
Beslenmenin düzenlenmesi: Yapısında bulunan açlık merkezi besin alma, tokluk merkezi ise besin alımını durdurma ile vazifelendirilmiştir.

Kalb-damar sisteminin düzenlenmesi: Arka ve yan hipotalamusun uyarılması kan basıncı ve kalb hızını artırırken, preoptik (görme merkezinin ön kısmı) alanın uyarılması sıklıkla zıt tesir yapmaktadır.

Su alımının düzenlenmesi: Bu fonksiyon iki yolla icra edilmektedir:

Susama hissini uyandırarak su içilmesine vesile olur İdrarla su atılımını denetler.

Rahim kasılmalarının ve süt boşalmasının düzenlenmesi: Salgıladığı oksitosin hormonu rahim kasının kasılabilirliğini artırdığı gibi, meme keseciklerini çevreleyen hücrelerin kasılmasını da sağlar. Bu hormon, rahmin kasılmasını temin edip doğum sancılarını kuvvetlendirerek bebeğin doğum kanalından çıkışını kolaylaştırmakla birlikte, doğumdan sonra sütün meme başından çıkışını sağlayan mekanizmayı da harekete geçirir.

Savunma-saldırı cevaplarının düzenlenmesi: Tehlike ânında vücutta refleks şeklinde gelişen savunma ve sonrasında tehlikenin üzerine saldırma gibi tepkilerin düzenlenmesi ile de vazifelidir.

Hipofizle yardımlaşma

Hipotalamusun vücut üzerindeki hâkimiyetine katkıda bulunan çok mühim bir yardımcısı vardır. Aldığı kararları gerekli yerlere bu yardımcısı vasıtasıyla bildirir. Meselâ vücutta kan basıncı düştüğünde ilk olarak istihbarat birimleri harekete geçer ve bu basınç değişikliğini hipotalamusa bildirirler. Hipotalamus da basıncın yükselmesi için ne gibi bir tedbir alınması gerektiğine karar verilir. Bu karar yardımcısına bildirilir. Kendisinin yardımcısı olan ve hormonal sistem üzerinde çok büyük bir tesiri olan "hipofiz" bezi ile hipotalamus, iki küçük et parçası gibi görülmelerine rağmen, iki şuurlu insan gibi haberleşir. Hipotalamus, yaratılışı itibarıyla hipofiz bezi üzerinde tam bir kontrol sağlar. Hipofizin hayatî ehemmiyeti haiz birçok hormonu, hipotalamusun denetiminde salgılanır.

Vücudun sadece yüz binde altısı ağırlığındaki bir dokunun ve bu dokuyu oluşturan hücrelerin plân yapması, bu plâna uygun hareket etmesi, bir kısım emirler verip, diğerlerinin bu emirlere uyması, verilen emirleri anlayabilmesi ve eksiksizce uygulayabilmesi harikulâde hâdiselerdir. Üstelik bugüne kadar yaşamış olan ve hâlen yaşayan milyarlarca insanın her birinin beyninde bunların istisnasız gerçekleşmesi, aynı uyumun kusursuz bir şekilde her insanda işlemesi, durumu daha da harikulâdeleştirmektedir. Vücudumuzu oluşturan gözle görülmeyecek kadar küçük hücrelere ve bu hücrelerin ürettikleri hormonlara, enzimlere ve diğer yüz binlerce protein molekülüne, sonsuz bir ilim, akıl ve şuur gerektiren bütün bu hususiyetleri kazandıranın, akılsız tabiat kuvvetleri ve başıboş tesadüfler olamayacağı açıktır. İnsan bedeninde kusursuz şekilde çalışan bütün sistemleri teşkil eden organ, doku ve hücrelerin işleyişinin her safha ve parçasının, insanın kavrama sınırlarının ötesinde ve eşi benzeri olmayan sonsuz bir ilim ve kudretin gücü ile hareket ettikleri çok açıktır.