28 Temmuz 2012 Cumartesi

Takıntılı Aşık Mısınız Değil Misiniz ?

Takıntılı aşk kavramı son zamanlarda ortaya çıkan bir kavram. Genellikle aşkın, bağılığın dozunu ayarlayamamak, biten ilişkiyi kabullenememek, olmayacak ilişkilerinin peşinden gitmek gibi durumlarda kullanılan bu kavram hakkında geniş bir yazıyı sizlerle paylaşmak istedik. Takıntılı aşkların göstergeleri ve bu durumdan kurtulmak için yapılması gerekenlerin neler olduğu yazımızda mevcut. Çevrenizdekiler tarafından takıntılı olduğunuz söyleniyorsa durmyın.. Okumaya devam edin, bu durumdan kurtulmak mümkün. Aşk doktoru olarak bilinen Mehmet Coşkundeniz‘in kaleminden yaparak takıntılı aşklara yol göstermek istedik.

Takıntılı aşk nedir?

Takıntılı aşk göstergeleri nelerdir?

Takıntılı Aşk Neye Mal Olur?

Aklında hep o var, onsuz hiçbir şey yapamayacağını düşünüyorsun. Zamanını hep sevgilinle geçirmek istiyorsun. “Ne yapsam da onu mutlu etsem?” sorusu her zaman aklında. Aileni, arkadaşlarını boşlamış durumdasın. Şimdi bir nefes al ve düşün. Bu durum seni mutlu ediyor mu? Ediyorsa sorun yok. Ama bu durum sende kaygı uyandırıyorsa takıntılı bir aşık olabilirsin.


Takıntılı olup olmadığını nasıl anlayacaksın? İşte sana ipuçları:

-Sürekli zihnin aynı kişiyle meşgulse,
- En ufak bir kaygında sevgilini arıyorsan,
- Söyledikleri seni rahatlatıyor ama endişelerini azaltmıyorsa,
-Her an onunla konuşmak istiyor, yaptığın işlere kendini veremiyorsan,
-Aradaki mesafeye katlanamıyorsan,,
-İlişkindeki en ufak bir sorun yüreğini ağzına getiriyorsa,
- İlişkinle ilgili sürekli endişelerin varsa, bitti mi, bitecek mi, kızdı mı, ne oldu vs…
- İnsanlarla bir arada olduğunda ortama uyamıyorsan, kalkıp sevgilinin yanına gitmek istiyorsan,
- İlişkinde güven duymakla ilgili sıkıntıların yoğunsa,
- İlişkiyi devam ettirmek için sürekli neler yapacağını kuruyorsan, takıntılı aşıksın demektir.

Tabii bundan kurtulmak da mümkün. İşte sana yardımcı olacak noktalar…

- Öncelikle sorunun varlığını kabul etmek şart. Sorun olmadığını düşündüğünde çözüm arayışında da bulunmazsın.
-Bu davranışların yaşamını zorlaştırdığının da farkına varmalısın. Böyle yaşamak seni mutlu etmiyor, unutma.
-Davranışlarının sevgilini nasıl rahatsız ettiğini anla. İlişkinin kötüye gitmesinin en büyük sebebi senin bu takıntılı halin.
-Duygularının farkına var. Kaygılarının seni mutsuz ettiğini, doğal olarak kalitesiz bir ilişkiye sahip olduğunu anla.
-“Beni anlamıyor, benimle ilgilenmiyor, benim kadar sevmiyor” demek yerine, problemin büyük kısmının sende olduğunu kabullen.
- İlişkinin sorumluluğunu tek başına üzerine alma. Sorumluluğu bölüş. Problem sadece size özgü değil. Başka çiftlerin de aynı şeyleri yaşayabileceğini aklından çıkarma.
-Olaylara sadece kendi tarafından bakıyorsun ve bu bakış açısı çoğunlukla gerçekçi değil. Gerçekçi olmanın yollarını bulmalısın.
- İlişkin senin hayatın değildir. Üstelik sadece ilişkine odaklanırsan, kendini de aşkını da besleyemezsin. Arkadaşlarınla irtibatını kesme. Sevgilin olmadan da onlarla vakit geçir. Ve tabii ki yaşamını besleyecek başka faaliyetleri ihmal etme.

Kurtulamazsan ne olur?

- Özgüvenin ve kendine duyduğun saygı azalır.
- Giderek daha öfkeli, aşırı tepkiler veren ya da hiçbir şeye tepki vermeyen bir insan haline bürünürsün.
- Depresyon başta olmak üzere birçok psikolojik sorun yaşamaya başlarsın. Geleceğe karşı karamsar ve umutsuz olursun.
-Sosyal ilişkilerin bitme noktasına gelir. Derin bir yalnızlığa gömülürsün.
-İş ya da okul hayatında başarısızlık yaşarsın.
- Sürekli bir acı çekme hali içinde olursun.
- Büyük kararsızlıklar yaşarsın. En basit seçimlerde bile günlerce düşünürsün.
- Hafızan ve beyin fonksiyonların gerilemeye başlar.
- Takıntılı ilişki sana kendini değersiz, anlamsız, önemsiz, sevilmiyor hissettirir. Temel duygusal ihtiyaçların doyurulmaz ve duygusal açlığın bir diğer yanlış seçimin alt yapısını hazırlayabilir.

Mehmet Coşkundeniz – Biaile.com


Shout

0 yorum:

Yorum Gönder